• Buradasın

    Cumhurbaşkanı Erdoğan: Aileyi güçlendirmeden geleceği inşa edemeyiz

    YouTube
  • TÜİK'in açıkladığı verilere göre geçtiğimiz yıl ölçülen toplam doğurganlık hızı 1,48. 
    1
    Dün
    Cumhurbaşkanı Erdoğan, aile kurumunun zayıflamasına karşı uyarılarda bulundu. 
    2
    Dün
    Beştepe Millet Kütüphanesi’nde ‘Aile ve Kültür-Sanat Sempozyumu’nda konuşan Erdoğan, kadınların çocuk yetiştirmede eşlerinden gerekli desteği görmediğini, gençlerinse geç evlendiğini söyledi. 
    3
    Dün
    2024'te evlenme yaşı kadınlar için 25,8'e erkekler için 28,3'e yükseldi. 
    4
    Dün

    Diğer konular

    İçerik konuları

  • Yanıt bulun

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Aile kurumunun zayıflamasının bazı nedenleri:
    • Ekonomik sıkıntılar 4. Maddi zorluklar, çiftler arasında büyük bir stres kaynağı olup evliliklerin sona ermesine yol açabiliyor 4.
    • Toplumsal değerlerin unutulması 4. Medya etkileri ve çarpık modernleşme anlayışı aileyi sarsıyor 4.
    • Bireyselleşmenin artması 15. Moderniteyle birlikte herkes bireyselleşmeye yöneliyor ve "ben" bilinciyle hareket etmeye başlıyor 5.
    • Boşanma oranlarının artması 13. 2024 yılında boşanmalar 91 bin 22'den 187 bin 343'e yükselerek iki katını geçti 3.
    • Evlilik yaşının yükselmesi 13. Ortalama evlenme yaşı erkeklerde 28,1'den 31,2'ye, kadınlarda 24,1'den 28,3'e çıktı 3.
    • Doğum oranlarının azalması 13. Türkiye’de tek çocuk sahibi olan aile oranı %15,5, iki çocuk %33,8, üç çocuk %22,7, dört çocuk %12,2, beş çocuk %6,3’tür 1.
    Aile kurumunun zayıflaması, çocuk istismarının ve ihmalinin artması, suç oranlarının yükselmesi ve toplumsal huzurun bozulması gibi sorunlara yol açabilir 2.
    5 kaynak
    Doğurganlık oranını artırmak için bazı öneriler:
    • Kamu kurumlarında 24 saat açık kreş ve bakımevleri: Çalışan ailelerin çocuk bakımı yükünü hafifletmek amacıyla kamu kurumlarına 24 saat hizmet veren kreş ve bakımevleri açılacak 4.
    • Esnek çalışma saatleri ve uzaktan çalışma imkanları: İş-yaşam dengesini iyileştirmeye yönelik düzenlemeler yapılabilir 5.
    • Doğum teşvikleri ve yarım zamanlı çalışma: Ailelere daha fazla destek sağlanması, doğum teşviklerinin artırılması ve yarım zamanlı çalışma olanaklarının sunulması 25.
    • Uygun fiyatlı konutlar: Genç çiftlerin ev sahibi olmalarını kolaylaştıracak düzenlemeler yapılabilir 5.
    • Sosyal yardımların artırılması: Ailelerin standardını artıracak sosyal yardımların yükseltilmesi 5.
    • Aile planlaması ve cinsel sağlık eğitimleri: Gençlere aile planlaması ve cinsel sağlık konularında eğitim verilmesi 5.
    • Cinsiyet eşitliğinin sağlanması: Kadınların iş hayatında ve aile içinde eşit roller üstlenmesini sağlayacak yasal düzenlemeler ve politikalar uygulanabilir 5.
    5 kaynak
    Türkiye'de evlenme yaşının yükselmesinin bazı nedenleri:
    • Ekonomik zorluklar 1. Düğün masrafları, ev eşyaları, kira veya ev alımı gibi maliyetler bireyleri düşündürüyor 1.
    • Eğitim süresinin uzaması 45. Eğitim düzeyinin artması, evlenme yaşını erteleyici bir etki yaratıyor 5.
    • Kentleşme 5. Kentte yaşayanların evliliği erteleme riski daha yüksek 5.
    • Toplumsal ve bireysel değişimler 5. Bireyselleşme ve sosyal hayatta yaşanan dönüşümler, evlilik yaşını etkileyen faktörler arasında yer alıyor 5.
    • Toplum baskısı 1. Toplumun, özellikle gençlerin üzerinde kurduğu evlilik baskısı, bireyleri hazır olmadıkları bir evliliğe yönlendirebiliyor 1.
    5 kaynak
    Türkiye'de nüfus artış hızının düşmesinin bazı nedenleri:
    • Ekonomik zorluklar 25. Ekonomik krizler ve ücretli emeğin milli gelirden aldığı payın azalması, doğum oranlarını olumsuz etkiliyor 5.
    • İş ve aile yaşamının uyumlaştırılmasındaki sorunlar 25. Kadınların iş hayatına katılımının artması, çocuk bakımının yetersizliği gibi faktörler, doğum oranlarını düşürüyor 25.
    • Eğitim ve bilinç düzeyi 5. Üniversite mezunu ve çalışan kadınlarda istenilen çocuk sayısının daha az olması 5.
    Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Eryurt'un tahminlerine göre, doğum oranlarının 1,2 çocuğa düşmesi ve sabit kalması durumunda, Türkiye nüfusu 2040'larda 88 milyona ulaştıktan sonra azalmaya başlayacak ve 2100 yılında 50 milyonun altına düşebilir 24.
    Nüfus projeksiyonları, gelecekteki doğum oranları, ölüm oranları ve göç hareketleri gibi faktörlere dayalı tahminler olup, bu faktörlerdeki değişiklikler projeksiyonları etkileyebilir 2.
    5 kaynak
    TÜİK'in verileri, Türkiye'deki çeşitli sosyoekonomik ve ekonomik durumları göstermektedir.
    Sosyoekonomik Seviye (SES) endeksi, hanehalklarının sosyal ve ekonomik statüsünü gelir, eğitim süresi ve meslek bilgileri üzerinden değerlendirir 2. Bu verilere göre, Türkiye'de en üst ve üst sosyoekonomik seviye gruplarındaki hanehalklarının oranı büyük şehirlerde en yüksektir 2.
    Enflasyon verileri, TÜFE ve özel kapsamlı TÜFE göstergeleri ile aylık ve yıllık bazda sunulmaktadır 3. Ekim 2025'te TÜFE %32,87 olarak açıklanmıştır 3. Gıda, konut ve ulaştırma grupları, fiyat artışlarında öne çıkmıştır 3.
    Sanayi ve hizmet sektörleri, Türkiye ekonomisindeki aktif girişimlerin büyük bir kısmını oluşturur 4. 2024 yılında, faal girişimlerin %44,4'ü hizmet sektöründe yer almıştır 4. İstihdamda da benzer bir tablo görülmekte olup, toplam istihdamın %39,2'si hizmet sektöründen gelmektedir 4.
    Güven endeksleri, hizmet, ticaret ve inşaat sektörlerinde düşüş göstermektedir 5. Nisan 2025'te hizmet sektöründe güven endeksi bir önceki aya kıyasla %4,3 oranında azalmıştır 5.
    5 kaynak